Yalan Nasıl Anlaşılır?

Karşınızdaki kişinin doğruyu söylediğinden nasıl emin olabilirsiniz? Uzmanlara göre karşınızdaki kişinin size tüm gerçeği söyleyip söylemediğini anlamak mümkün...
1.Tutarsızlık
Yaptıkları ile anlattığı arasında tutarsızlık var mı yok mu bakabilirsin

2.En ummadığı soruyu sor
Yalan söyleyen bir insanın mutlaka iyi ve sağlam bir hikâyesi vardır. Ve sizin ne sorabileceğinizi bilerek yanıt verirler İnternetteki web yalanlarını yakalamak için yalan söylediğiniz kişiyi iyice izleyin. En umulmadık bir anda hazır olmadıkları bir konuda bir soru yöneltin.


3- Davranışlarını değerlendir
Yalanın en önemli göstergelerinden biri davranışlardaki değişiklidir. Genel olarak heyecanlı olan biri sakinse veya sakin biri heyecanlıysa dikkat edin farklı bir şeyler oluyor demektir.

4- Duygulardaki samimiyetsizlik
Çoğu insan sahte gülümseyemez Zamanlama hatası vardır ve normal gülümsemeden çok daha uzun sürer veya diğer davranışlarla karışır. Bazen kızgın yüzle, gülümseme iç içedir. Dudaklar doğal gülümsemeden daha küçük ve daha cansızdır.

5- İçten gelen tepkilere dikkat
İnsanlar genellikle yalanlarını geçiştirirken şöyle der; 'İçten gelen bir tepki veya kadına, erkeğe özgü bir sezgi' ama bu doğru duyguların sapmasından başka bir şey değildir. İçgüdüler yalanların açıklamasında inandırıcı değildir.

6- Çok küçük hareketleri izle
Çok küçük hareketler mimikler ifadelerin ön açıklamasıdır. Genellikle ikinci dakikanın 25. sn civarında bir gizli duyguyu anlatır. Yani bir kişi çok çok mutlu görünüyorsa gerçekte bazı şeyler için üzülüyor olabilir. Gerçek duygusunun anlaşılmasından duyduğu korku bir an için yüzünde belirir. Gizlenen korku, mutsuzluk, kızgınlık, kıskançlık her neyse bir göz kırpması anı kadar kısa sürede yüze yansır. Bunu yakalamak büyük bir hünerdir. Yapılan araştırmalarda hemen hemen katılanların %99'u bu mikro mimikleri işaretleri göremedi fakat bu bir saatten daha kısa zamanda öğrenilebilir Mikro hareketler sebebi söylemez. Sadece gizlenen bir duygu olduğunu gösterir.

7- İnkâr etme
Yalan söyleyen kişinin hareketleri, söyledikleri, ses tonu, mimikleri birbirini tutmaz. İnkârı gösteren bazı davranışlar vardır.

8- Endişe veya tedirginlik
Karşınızdaki konuşurken gözlerinize bakamıyorsa ve bu onun her zaman ki hali değilse yalan söylediğinden şüphelenebilirsiniz. Uzağa bakıyor terliyor ve tedirgin endişeli bakıyorlarsa hiçbir şey normal değildir.

9- Çok çok fazla detaycılık
Eğer birisine 'Nerede kaldın?' diye sorduğunuzda karşınızdaki 'Markete gittim ve yumurta süt şeker almam gerekiyordu ve bir köpeğe çarptığım için çok yavaş gitmek zorunda kaldım' gibi detaylı olarak bir şeyler anlatıyorsa yalan söylediğinden şüphelenebilirsiniz. Çok fazla detay onları içinde bulundukları durumdan kurtulmak için düşünülen bütünlük içeren bir yalan olabilir.

10- Gerçeği görmemezlikten gelme
Birisine gerçeği anlatmak yalan söylemekten daha fazla kabul edilir. Herkesin bildiği bir şeyin arkasına sığınarak yalan söylenebilir. Böylece insanların kafası karışır ve söylenilenin doğru olabileceği düşünülür.

*yalan söyleyen kişi göz temasından kaçınır, göz göze gelmemek için elinden geleni yapar.

*yalan söyleyen ya da bir gerçeği saklayan kişi, ellerini ve kollarını daha az kullanır.

*kendisine soru soruldugunda elleri sımsıkı kapanıyorsa ya da avuçları aşağı dönükse bu yalanın ya da kandırmanın sinyalidir.

*ellerini yüzüne ya da boynuna doğru götürüyor olabilir ama bedeniyle teması sadece bu kısımlarla sınırlı kalır.

*verdigi cevap nedeniyle içinin rahat olduğunu göstermeye çalışan kişi belli belirsiz kaçamak bir şekilde omzunu silker. Kaynakwh webhatti.com:

*kişinin el kol hareketleri ile soyledigi sözler arasında zamanlama hatası vardır. baş hareketleri mekaniktir.

*şaşırmış, korkmuş ya da mutluymuş rolü yapıyorsa, yüzünde beliren ifade, ağız bölgesiyle sınırlı kalacaktır. *yalan soyleyen kişi ayakta
dururken ya da otururken konuşma sırasında sırtını dik tutmaz.

*kendisini itham eden insandan uzaklaşmak isteğiyle muhtemelen bakışlarını kapıya doğru çevirir.

*konuştuğu insanla ya çok az fiziksel temas kurar ya da hiç kurmaz.

*işaret parmağını ikna etmek istedigi kişiye yöneltmez.

*kendisini itham eden kişiyle arasına bir takım nesneler koyar.

*bilinçaltından sızan gerçek duygular, düşünceler ve niyetler dil sürçmesi şeklinde ortaya çıkar.

*karşısındaki kişi anlattıği hikayeye inanana kadar fazladan bilgi vermeye devam eder.

*sorulara asla doğrudan cevap vermez, dolaylı olarak ima eder.

*yalan söyleyen kişi, 'ben, biz ve bizim' gibi zamirleri ya çok az kullanır ya da hiç kullanmaz.

*kullandığı kelimeler açık ve net olmayabilir.

*sorulan soruya oranla aşırı bir tepki gösterir.

*yalan söyleyen kişi, bütün sorularınıza cevap verebilir ama kendisi size soru sormaz.
Kaynakwh webhatti.com:
*yalan söyleyen kişi, konu değiştirildiğinde rahatlar ve gerginliği azalır.

*haksız yere suçlandığına sinirlenmez. '*gerçegi söylemek gerekirse', 'dürüst olmak gerekirse' ve 'neden yalan söyleyeyim ki' gibi cümleler
kullanır.

*soruyu önceden düşünmüş ve cevabı hazırlamıştır.

*sorunuzu tekrar etmenizi ister ya da soruya soruyla karşılık verir.

*konuşmasına, 'yanlış anlamanı istemem ama' gibi bir cümleyle başlar.

*ilginizi dağıtmak için şaka yapar ya da dalga geçer.

*daha ayrıntılı açıklama gerektiren konuları sıradan bir şeymiş gibi aktarır

*hikayesi o kadar inanılmazdır ki, sırf bu yüzden inanırsınız.
1. Sol beyin, sağ göz
Beynin sağ ve sol taraflarının farklı işlevlerinin olduğunu duymuşsunuzdur. Bir taraf yaratıcılığın kullanılmasında bizlere yardımcı olurken, diğer taraf matematiksel analizlerin yapılmasında etkilidir. Bu durumda yalan söylemek beynin yaratıcı kısmının yani sağ tarafın işlevlerinden biridir. Yalanı ortaya çıkarmak için biriyle konuşurken muhakkak onunla göz kontağı kurmalısınız, çünkü göz hereketleriyle karşınızdakinin beyninin hangi tarafını kullandığını anlayabilirsiniz. Eğer ki sağ göz sürekli kırpılıyorsa dikkat li olma zamanıdır.

2. Kaşınma eğilimi gösterirler
Yalan konuşanların çoğu kendilerini rahatsız hissederler. Bu konuda ne kadar deneyimli olursa olsunlar muhakkak bir şekilde yine açık verirler. Konuyu hemen kapatmayı düşünürler ya da elleriyle sürekli bir şeylerle oynarlar. Genellikle ayaklarını kaşımaya ya da onları amaçsızca oynatmaya başlarlar.

3. Sızlanma
Yalancılar sürekli şikayet ederler. Söyledikleri yalanları örtbas etmek ve onların doğruluğunu kanıtlamak için ne kadar acı çektiklerini, şikayet yoluyla ve mızmızlanarak dile getiriler.

4. Detaylardaki şeytan
Konuşurken karşınızdakinin sizlere verdiği detaylar ne kadar fazlaysa siz de o kadar korkmalısınız. Genellikle yalancılar olayı hemen atlamak için belli belirsiz ve karışık açıklamalar verseler bile, kimileri de bu türlü yolları kullanırlar. Eğer karşınızdaki kişi konuşurken detay vermekten kaçınıyorsa, durup bir kez daha düşünmeye ne dersiniz?

5. İpler sizin elinizde
Yalan konuşan insanların sürekli rahatsız davranışlar içinde bulunduğunu söylemiştik, ve eğer konuşurken olayı hemen kapatmak istiyorlarsa bunu da yalan konuştuğunun işareti olarak görebileceğinizi belirtmiştik. Ancak eğer daha da emin olmak istiyoranız, ona daha fazla soru sormaya başalyın. Eğer ‘Yoksa bana inamıyor musun?’ gibi bir cevap geliyorsa o zaman eşiniz ya da çocuğunuz yalan konuşuyor olabilir.

6. Kelime oyunları ve yüksek ses
Bu tür durumlarda kişiler uzun cümleler kurmaya daha da meyillidir. Kısa bir ‘hayır’ cevabı yerine lafı uzattıkça uzatırlar. Hatta uzun cümleler kurarken de bunları yüksek sesle dile getirip kelimeleri yutarak telaffuz ederler.

7. Konuyu değiştirmek
Bu yöntem iki ayrı şekilde gerçekleşebilir. Birincisinde yalan söyleyen kişi konuyu değiştirmeye kalkışır. İkinci yöntemde ise siz konuyu değiştirebilirsiniz’ Eğer ki siz konuyu değiştirdiğinizde karşınızdaki oldukça mutluysa bu da yalan söylediğine dair bir işaret olabilir.

8. Tuzluğun arkasına saklanmak
Yalan konuşan insan konuşurken aranıza muhakkak bir şeyler koymaya çalışır. Masada oturuken aranıza bir tuzluk koyması bile size karşı bir bariyer inşa ettiği anlamına gelir. Sizden uzaklaşırken yalanını anlayamayacağınızı düşünür. İşte bu da yalan konuşan birini anlamanın en iyi yollarından biridir.

9. Bir kez daha söyletme kuralı
Birinin yalan konuşup konuşmadığını anlamanın en iyi yollarından bir diğeri de ona defalarca aynı soruyu sorup onu test etmektir. Suçluları araştırıken polisler bile hemen hemen bir çok kez bu yöntemi kullanırlar. Konu hakkında oldukça belirli ve daha küçük detayları anlayabilmek için soracağınız sorular ise işinizi daha da kolaylaştırır.

10.Dinle ve gör
Elbette ki listedeki tüm bu öneriler kişisel görüşten ibarettir. Çünkü karşınızdaki insanı en iyi siz tanırsınız. Dolayısıyla onda olağan dışı bir durum gördüğünüzde hemen bir düşünün. Fakat eğer onu çok iyi tanımıyorsanız işler değişebilir. O zaman anlatılanları iyice dinlemeye başlayın, çünkü yalan konuşan insanlar dikkatin üstlerine toplanamsından hoşnut olmazlar ve bir şekilde kendilerini ele verirler. O yüzden karşınızdakileri iyi dinleyin. Göz kontağını, iyi bir dinleyici olmayı ve onları yakından izlemeyi unutmayın.
20 Ağustos 2009 12:56
Yalan söyleyen kişi nasıl anlaşılır?
Vücut dilinden yararlanarak karşınızdaki insanın yalan konuşup konuşmadığını anlayabilirsiniz.
DİĞER HABER BAŞLIKLARI
Mükemmel kadın olmanın sırları !
Erkekler nasıl kadınlardan hoşlanır ?
Ayrılığı kadınlar daha çabuk unutuyor
Arızalı erkek özellikleri
Güzel kadın stres nedeni !
Evlilikte "riskli kişilikler"
Terkedilmenin acısı nasıl diner?
Karşınızdakini dudakları ele veriyor
Erkeklerin yalan söyleme nedenleri
Kadınların hafızası erkeklerden daha güçlü
Bayanlara 100 soruluk aşk rehberi
Boşanmak bulaşıcı çıktı
Erkeği aşık edecek 10 özellik
Para ile saadet olmuyor
Vücut tipine göre kişilik analizi
Yalan söylemek ince iştir, yalanı yakalamak daha da hassas bir iştir. Yalan söyleyen kişileri kimi zaman vücut dili, kim zaman da tutarsızlığı ele verir.

İşte vücut dilinden bir insanın yalan konuşup konuşmadığını anlama yöntemleri...

SAĞ GÖZ SÜREKLİ KIRPILIYORSA DİKKAT!

Beynin sağ ve sol taraflarının farklı işlevlerinin olduğunu duymuşsunuzdur. Bir taraf yaratıcılığın kullanılmasında bizlere yardımcı olurken, diğer taraf matematiksel analizlerin yapılmasında etkilidir. Bu durumda yalan söylemek beynin yaratıcı kısmının yani sağ tarafın işlevlerinden biridir. Yalanı ortaya çıkarmak için biriyle konuşurken muhakkak onunla göz kontağı kurmalısınız, çünkü göz hereketleriyle karşınızdakinin beyninin hangi tarafını kullandığını anlayabilirsiniz. Eğer ki sağ göz sürekli kırpılıyorsa dikkatli olma zamanıdır

KAŞINMA EĞİLİMİ GÖSTERİRLER

Yalan konuşanların çoğu kendilerini rahatsız hissederler. Bu konuda ne kadar deneyimli olursa olsunlar muhakkak bir şekilde yine açık verirler. Konuyu hemen kapatmayı düşünürler ya da elleriyle sürekli bir şeylerle oynarlar. Genellikle ayaklarını kaşımaya ya da onları amaçsızca oynatmaya başlarlar.

SIZLANIRLAR

Yalancılar sürekli şikayet ederler. Söyledikleri yalanları örtbas etmek ve onların doğruluğunu kanıtlamak için ne kadar acı çektiklerini, şikayet yoluyla ve mızmızlanarak dile getiriler.

DETAY VERMEKTEN KAÇINIRLAR

Konuşurken karşınızdakinin sizlere verdiği detaylar ne kadar azsa siz de o kadar korkmalısınız. Genellikle yalancılar olayı hemen atlamak için belli belirsiz ve karışık açıklamalar verseler bile, kimileri de bu türlü yolları kullanırlar. Eğer karşınızdaki kişi konuşurken detay vermekten kaçınıyorsa, durup bir kez daha düşünmeye ne dersiniz?

'YOKSA BANA İNANMIYOR MUSUN?' DERLER

Yalan konuşan insanların sürekli rahatsız davranışlar içinde bulunduğunu söylemiştik, ve eğer konuşurken olayı hemen kapatmak istiyorlarsa bunu da yalan konuştuğunun işareti olarak görebileceğinizi belirtmiştik. Ancak eğer daha da emin olmak istiyoranız, ona daha fazla soru sormaya başalyın. Eğer ‘Yoksa bana inamıyor musun?’ gibi bir cevap geliyorsa o zaman eşiniz ya da çocuğunuz yalan konuşuyor olabilir

UZUN CÜMLELER KURARLAR

Bu tür durumlarda kişiler uzun cümleler kurmaya daha da meyillidir. Kısa bir ‘hayır’ cevabı yerine lafı uzattıkça uzatırlar. Hatta uzun cümleler kurarken de bunları yüksek sesle dile getirip kelimeleri yutarak telaffuz ederler.

KONUYU DEĞİŞTİRİNCE RAHATLARLAR

Bu yöntem iki ayrı şekilde gerçekleşebilir. Birincisinde yalan söyleyen kişi konuyu değiştirmeye kalkışır. İkinci yöntemde ise siz konuyu değiştirebilirsiniz’ Eğer ki siz konuyu değiştirdiğinizde karşınızdaki oldukça mutluysa bu da yalan söylediğine dair bir işaret olabilir.

TUZLUĞUN ARKASINA SAKLANIRLAR

Yalan konuşan insan konuşurken aranıza muhakkak bir şeyler koymaya çalışır. Masada oturuken aranıza bir tuzluk koyması bile size karşı bir bariyer inşa ettiği anlamına gelir. Sizden uzaklaşırken yalanını anlayamayacağınızı düşünür. İşte bu da yalan konuşan birini anlamanın en iyi yollarından biridir.

BİR KEZ DAHA SÖYLETME KURALI

Birinin yalan konuşup konuşmadığını anlamanın en iyi yollarından bir diğeri de ona defalarca aynı soruyu sorup onu test etmektir. Suçluları araştırırken polisler bile hemen hemen bir çok kez bu yöntemi kullanırlar. Konu hakkında oldukça belirli ve daha küçük detayları anlayabilmek için soracağınız sorular ise işinizi daha da kolaylaştırır.

BİR ŞEKİLDE KENDİLERİNİ ELE VERİRLER

Elbette ki listedeki tüm bu öneriler kişisel görüşten ibarettir. Çünkü karşınızdaki insanı en iyi siz tanırsınız. Dolayısıyla onda olağan dışı bir durum gördüğünüzde hemen bir düşünün. Fakat eğer onu çok iyi tanımıyorsanız işler değişebilir. O zaman anlatılanları iyice dinlemeye başlayın, çünkü yalan konuşan insanlar dikkatin üstlerine toplanamasından hoşnut olmazlar ve bir şekilde kendilerini ele verirler. O yüzden karşınızdakileri iyi dinleyin. Göz kontağını, iyi bir dinleyici olmayı ve onları yakından izlemeyi unutmayın.
• Yalan söyleyen kişilerin elleriyle yaptıkları jestler azalmaktadır. Normal olarak el jestleri ifadeyi güçlendirmek amacıyla yapılır. Kişi büyük çoğunlukla konuşulan kelimelerin anlamını artırmak için yaptığı el hareketlerinin farkında değildir.
• Yalan söyleyen kişinin elini yüzüne götürme ve yüz çevresine değdirme sayısı artmaktadır. Bir konuşma sırasında insan elini arada sırada yüzüne götürür. Ancak kişinin samimi olmadığı bir görüşme sırasında bu jestin sayısında çok büyük ölçüde artış görülmektedir. Elin yüze gitmesi sırasında yapılan hareketler çeneyi tutmak, dudaklara bastırmak, ağzı örtmek, burna değmek, yanağı ovuşturmak, gözün altını kaşımak, kulak memesini çekmek ve saçla oynamaktır.
• Yalan söyleyen bir insamn konuşurken beden hareketlerinde bir artış olmaktadır. Yalan söylendiği zaman duyulan rahatsızlık ve huzursuzluk, özellikle otururken kişinin durumunda değişiklik yapmasına, oturduğu koltukta öne-arkaya veya sağa-sola hareket ederek, pozisyon değiştirmesine sebep olmaktadır. Bu pozisyon değişikliğinin ardında büyük bir ihtimalle “Keşke başka bir yerde olsaydım” duygusu yatmaktadır.
• Yalan söyleyen bir kişinin el jestleri azalırken, el sallama hareketi artmaktadır. Belki de böylece kişi elini silkme biçiminde hafif hafif sallayarak, sözleriyle ilgili sorumluluğun kendisine ait olmadığını anlatmak istemektedir.
• Yalan söyleyen bir insanın yüz ifadesi büyük çoğunlukla normale çok yakındır. Bu alanda uzmanlaşmadan, bir kişinin mimiklerine bakarak yalan söylediğini anlamak çok güçtür. Yüz ifadesinde yalanı ele veren en önemli ipucu, kişinin gözlerini sık sık konuştuğu kişiden kaçırmasıdır.
• Yalan Çeşitleri
• İnsanların birbirlerine söyledikleri yalanları dört grupta değerlendirmek mümkündür.
• Birinci grupta kişinin söylediği yalanın, karşısındaki tarafından bilindiği fakat karşı çıkılmadığı ortak-yalanlar vardır. Kendisine yapılan akşam yemeği önerisinden hoşnut kalmayan hanım, daveti yapan kişiye "işim var veya "başkasına sözüm var" der. Bunu söylerken karşısındakinin söylediği yalanı anladığını bilir. Ancak iki taraf için de durumun bu şekilde algılanması uygundur. Daveti yapan kişi, konuyu mazeret yönünde geliştirebilir ve şehir hayatında herkesin programının kaçınılmaz olarak çok yüklü olduğunu söyler. Bu şekildeki ortak-yalanlar insanların gündelik hayatlarında önemli bir yer tutar.
• İkinci grupta yer alan yalanlar, doğrusu ortaya konamayacağı için karşı çıkılmayan yalanlardır. Buna örnek eşi kendisini terk eden birinin bir kokteyl partide mutlu bir görüntü sergilemesidir. Bu kişi beraberliğini bitirmekten ötürü çok mutlu olduğunu ifade eder ve dinleyenler bunun doğru olmadığını bilirler. Ancak buna kimse karşı çıkamaz. Bu kişi gece boyunca izlenecek olursa, söyledikleriyle iç dünyası arasındaki çelişkiyi ortaya koyacak birçok açık verebilir. Ancak bu yalanın ortaya çıkması kimseye yarar sağlamayacağı için, kimse konunun üzerine gitmez.
• Üçüncü grupta profesyonel yalancıların söyledikleri. yalanlar bulunur. Burada "profesyonel yalancı" tanımı "mesleği gereği yalan söylemek zorunda olan" anlamında kullanılmaktadır. Diplomatlar, politikacılar, avukatlar, reklamcılar, halkla ilişkiler şirketlerinin temsilcileri, falcılar, sihirbazlar, eski eşya satıcıları (antikacılar) için yalan bir hayat biçimidir. Bu kimseler, karşılarındaki kişilere konuyla ilgili olarak sadece onların hoşlarına gidecek olanları söylemekte çok ustadırlar.Bu kimseler yalan söyleme becerilerini öylesine geliştirip parlatırlar ki, insanlar bu yalanları duymak için can atarlar, teşvik ederler ve bundan mutluluk duyarlar. Bu grupta yer alanlar yalan işaretlerinin çok azını gösterirler.
• Dördüncü grupta ise, işi yalan söylemek olmayan sıradan insanların söyledikleri ve kendilerine yarar sağlayan küçük veya büyük yalanlar gelir. Bunlar fark edildiği zaman "yalan" diye adlandırılan adi yalanlardır. Kitapta daha önce yer verdiğimiz önemli bir gerçeği burada bir kere daha hatırlatalım: "İnsan ağzıyla yalan söyleyebilir ancak bedeniyle asla". Bu sebeple söylediğinde dürüst olmayan birinin, davranışlarıyla sözlerinin doğru olmadığı konusunda bazı ipuçlarıyla kendisini ele vermesi kaçınılmazdır.

• Yalan İşaretleri

Yalan söylerken insanların davranışlarında gözlenen farklılıklar çok sayıda araştırmaya konu olmuştur. Bu araştırmalardan çıkan sonuçlar şöyle özetlenebilir:
- Yalan söyleyen kişilerin elleriyle yaptıkları jestler azalmaktadır. Normal olarak el jestleri ifadeyi güçlendirmek amacıyla yapılır. Kişi büyük çoğunlukla konuşulan kelimelerin anlamını artırmak için yaptığı el hareketlerinin farkında değildir. İnsan konuşurken elini salladığını bilir ancak ellerinin gerçekte ne yaptığını bilmez. Ellerinin bir şeyler yaptığını bilmek, ancak ne yaptığını tam olarak bilmemek kişiyi şüpheye düşürür ve böylece ellerin hareketleri azalır. Belki de insan içinde yaşadığı çelişkiden ötürü ellerinin kendisini ele vereceğinden çekinir ve ellerini ya cebine sokar, ya üzerine oturur veya bir eliyle diğerini tutar. Bu kendi kendine temas zor zamanda anne elinin tutulması yerine geçerek, iç gerginliği de hafifletir.
• - Yalan söyleyen kişinin elini yüzüne götürme ve yüz çevresine değdirme sayısı artmaktadır. Bir konuşma sırasında insan elini arada sırada yüzüne götürür. Ancak kişinin samimi olmadığı bir görüşme sırasında bu jestin sayısında çok büyük ölçüde artış görülmektedir. Elin yüze gitmesi sırasında yapılan hareketler çeneyi tutmak, dudaklara bastırmak, ağzı örtmek, burna değmek, yanağı ovuşturmak, gözün altını kaşımak, kulak memesini çekmek ve saçla oynamaktır. Bir yalan sırasında bütün bu jestlerin sayısında artış görülmekle beraber ağzı örtmek ve burna değmek jestlerinde adeta patlama olur. İnsan yalan söylerken neden ağzını kapatır? Bunu tahmin etmek çok zor değildir. İnsan ağzından çıkacak kelimeleri tutmak ve yaptığını örtmek ihtiyacındadır. Elin ağzı örtmesi çeşitli biçimlerde olur. Parmaklar dudakların üzerinde trampet çalabilir, işaret parmağı üst dudak üzerinde durabilir veya el ağzın hemen yanında durabilir. Çocuklar yalan söylerken elleriyle ağızlarını kapatırlar. Hiç şüphesiz yetişkinler için elin ağza gitmesi, kişinin yalan söylediği konusunda tek belirleyici hareket değildir. Kişi söylediği konusunda tereddüt içindeyse, hata yapmaktan korkuyorsa, zaman kazanmak istiyorsa da eli ağız çevresinde olabilir. Bu sebeple elin burna gitmesi, ağzı örtmesine kıyasla daha gelişmiş, ince ve soyutlanmış bir harekettir. Ağızı örtmeye gelen el, hemen yukarda bulunan burna uzanır ve böylece daha sembolik ve stilize bir hareket yapılmış olur. Yalan söyleyen veya ağzından çıkanlar konusunda yeterince samimi olmayan bir insanın elinin burnuna gitmesinin en önemli sebebi fizyolojiktir. Çünkü yalan söylediği sırada bir iç gerginlik yaşayan insanın bedeninde birçok fizyolojik değişiklik olur. Kan basıncının yükselmesi, kalp vurum sayısının artması, ter bezi faaliyetlerinin artması gibi yalan söylerken kaydedilen fizyolojik değişikliklerin yanı sıra burunda bir kaşınma duygusu yaşanır. Coldoni nin ünlü masalında yalan söyleyen Pinokyo nun burnunun büyümesi sebepsiz değildir. Yazar son derece önemli bir gerçeği yakalamış ve abartarak çocuk literatürüne geçirmiştir.
• - Yalan söyleyen bir insamn konuşurken beden hareketlerinde bir artış olmaktadır. Yalan söylendiği zaman duyulan rahatsızlık ve huzursuzluk, özellikle otururken kişinin durumunda değişiklik yapmasına, oturduğu koltukta öne-arkaya veya sağa-sola hareket ederek, pozisyon değiştirmesine sebep olmaktadır. Bu pozisyon değişikliğinin ardında büyük bir ihtimalle "Keşke başka bir yerde olsaydım" duygusu yatmaktadır. Oturur durumda artan beden hareketleri televizyondaki açık oturum, panel veya sohbet türü programlarda sık sık görülmektedir. Özellikle "Kırmızı Koltuk" programında birçok konuk kendilerini güç durumda bırakan sorularda koltuğun sınırlarını zorlayan hareketler ve koltuk üzerinde mini gezintiler yapmaktadır.
• - Yalan söyleyen bir kişinin el jestleri azalırken, el sallama hareketi artmaktadır. Belki de böylece kişi elini silkme biçiminde hafif hafif sallayarak, sözleriyle ilgili sorumluluğun kendisine ait olmadığını anlatmak istemektedir.
• - Yalan söyleyen bir insanın yüz ifadesi büyük çoğunlukla normale çok yakındır. Bu alanda uzmanlaşmadan, bir kişinin mimiklerine bakarak yalan söylediğini anlamak çok güçtür. Yüz ifadesinde yalanı ele veren en önemli ipucu, kişinin gözlerini sık sık konuştuğu kişiden kaçırmasıdır.
• Bu araştırmalardan elde edilen bilgileri mutlak doğrular olarak değil, geçerIiliği tekrarlanmasına ve izlediği sıraya bağlı -her şeyden önemlisi- kişinin içinde bulunduğu bağlamın değerlendirilmesiyle anlam kazanan bir anahtar olarak kabul etmek gerekir. Yukarıda sıralanan özelliklerin varlığı kişinin yalan söylediğini değil, yalan söyleme ihtimalinin olduğunu gösterir. Bu araştırmaları sınamak için çalışmalar yapan başka araştırmacılar, yukarda sıralanan davranışların yalan veya samimiyetsizliği ortaya çıkartmak için kulIanılacak anahtarın kendisi değil, ancak bir parçası olduğunu söylemektedirler. Örneğin, bir konuşma sırasında birdenbire büyük bir suçlamayla karşılaşmamız durumunda, bocalamamız, birçok kere elimizi yüzümüze götürmemiz, oturduğumuz yerde huzursuzluğumuzu yansıtan hareketler yapmamız mümkündür. Bu durumda suçlamaları yerinde, savunmalarımızı da gerçek dışı olarak mı kabul etmek gerekir? Benzer şekilde iş için mülakata çağrılan bir kişi, kendisine sorulan sorularla bunaldığı zaman elini birçok defa yüzüne götürebilir ve oturduğu yerde huzursuzluk işaretleri gösterebilir. Bütün bunların, adayın vereceği bilgilerin nasıl değerlendirileceğini bilememesinden ve hata yapmak endişesinden kaynaklanması da muhtemeldir.Sıralanan sebeplerden ötürü bu işaretleri yalan söylemenin aşikar delilleri olarak değil, beynimizin içindeki düşünceler ve gerçek duygularla, dış dünyaya yansıyan ifadelerin bir çelişkisi olarak kabul etmek daha yerinde olur. Bu çelişki gerçek bir yalan olabileceği gibi, samimiyetsizlik, tereddüt veya şüphe de olabilir..