teknoloji fakültesi

[sozen]

KAZIMUGUR,

unutmamalı ki bu ülkede Cumhurbaşkanı bile açıklasa gerek gördüğünde yürütmeyi durdurabilen bir mekanizma var. Şuan %60 meslek lisesi kontenjanı varmış. Ayrıntı hakkında pek bir bilgim yok ancak, geçmiş dönemlerde yine katsayı meselesi yüzünden meslek liselerinin avantajı(YGS-1) iptal edildi ve YGS-2'ye de girme şartına bağlanmıştı. Bu iş rayına oturana kadar meslek lisesi teşviki biraz zor.

Mühendis tanımınıza gelince, bu geçmişte kalmış, güncel olmayan bir tanım. Herhangi bir yabancı forumu gezerseniz, dünyada kime mühendis, kime teknoloji mühendisi(EngTech) dendiğini görürsünüz. Dünya edebiyata bakmıyor...

Ayrıntılı bilgi için:
- [Misafirler Kayıt Olmadan Link Göremezler Lütfen Kayıt İçin Tıklayın ! ] (İngilizce)
- [Misafirler Kayıt Olmadan Link Göremezler Lütfen Kayıt İçin Tıklayın ! ] (Türkçe)

ÖZET:

[KAZIMUGUR]

Ekonomik konularda olduğu gibi teknik konularda da çeşitli zamanlarda çeşitli teoriler üretilir ve uygulanır.
Çeşitli faktörden dolayı başarılı olur veya olmaz.
Ya derler hımm bu tuttu ya da derler olmadı değiştirmek lazım.
Bissürü sebep bulmak kolay.

Çatlağın biri bir karıncayı eğitmiş.
Parmağını şıklatınca karınca takla atıyor.
İstisnasız her seferinde.
Bu kesin tesbit edildikten sonra karıncanın sol arka bacağını kopartmış.
Parmasğını şıklatmış , hareket yok.
Bir daha bir daha .
Cık hareket yok.
Hemen not düşmüş :
Sol arka bacağı koparılan karıncalar sağır olurlar.

Bir zamanlar bir sürü istatistik verilerini göstererek bir kişiye bir çok dal öğretilmeye çalışıldı.
Öğrenecek şey çoğalıp yetişemez olunca ekip çalışmasının "kesin" önemi ortaya kondu ve sadece konusunda uzman yetiştirilmeye çalışıldı.
Sonra baktılar verimsiz.
Multi disipline geri döndüler.
Sonra yine yetişemeyince uzmanlık gibisi olmadığını ortaya koydular.
Sonra madem mühendisliklerin temeli aynı , temel derslerde başarılı olan yetekli kişiler 2-3 dal görebilmeli hatta müh haricinde ekonomi yönetim falan filanda okuyabilmeli ve mezun olunca tam donanımlı iş başı yapmalı.
Nede olsa müh olabilecekler disiplinli çalışır düzenlidirler ve zaten bu bile başlı başına başarı sebebidir.
Süre yetmedi kolayı var 7 yaşında değil 5 yaşında çıksınlar yola.
....
Ben ilk önce elektrik okudum.
1.sınıfta malzeme bilgisi vardı.
Metastabil sistemde demir karbon alaşımlarını ezberledim.
2. sınıfta mekanik, mukavemet,termodinamik 1,buhar makinaları okudum , tabii mecburi dersler statüsünde.
Söylenir dururduk.
Sonra makine okudum.
Elektoniğe giriş 1-2 , falan filan.
O zamanlar delikli kartla çalışan fortrandı bilgili sayar sanırdık.
Şimdi picler atmeller arm ler oyucak.
3 tl lik bir chipde commadorenin 10 katı bellek - 1000 katı hız var.
Kullanımda yazılım ağır basıyor.
Ama sonuçda elektronik devrelerde kullanılıyor.
Bir yazılımcıya elektronik öğretmek zor ama elektronikci kendisini ilgilendiren kadarı ile programlama öğrenebiliyor.

Günümüzde müh denince elektrik makine mekatronik iç içe.
Gördüğüm mekatronikcilerin hali içler açısı ne makineci olabiliyorlar nede elektronikci.
Bir asansörü 3 müh yapabiliyordu şimdi diploma yetmiyor özel eğitimler almak gerekiyor.

Kısaca zamanla değişen teknoloji , teorileri yöntemleri gözden geçirmemizi mecbur kılıyor.
Kısa zamanda çok hızlı gelişim yaşanıyor ve buna ne eğitenler ne de eğitilenler yetişemiyor.
Her kes yaşadığı anda kendinde ne eksik görebiliyorsa sistemin oraları arızalı sanıyor.

Birde gördüklerimiz var.
Meslekler görüşleri etkiler.
Ben elektronik ve makine ile uğraşıyorum.
Tezgah başında verilen çizime bakıyoruz bakıyoruz , o bize baskıyor biz ona bakıyoruz.
Olmayacak iş.
Masa başında solidworkde olmuşşş.
Ama elindeki tezgahtan ve limitlerinden haberi yok.
Tam terside var , hala torna kalemini kaynatıp taşlayacak...

Ben sadece motor gördüm gerisini anlamam denmiyor.
Elbette o kabil işlerde vardır .
Ya sahada ya da masabaşında çalışır üretir emekli olur.
İtirazım yok.
Birlikde yola çıktığım bazı arkadaşlarım müh diplomasını astı tüccar oldu.
Gayet başarılı işler yaptılar.
Kimiside atölyelerde ne değerlere imza attılar.
Gemisini yürütene kaptan derler , şapkası olana değil.

-----
Şimdi ezberlerin bozulduğu zamanlar.
Eskiyi unutup güne çabuk intibak eden kazanır.
Tüm dünya çok hızlı değişiyor.
Kitap baskıya gidesiye içindekiler eskiyor geçersiz kalıyor.
Siyaset ayrı alem.
Bir şeyler daha yazarım ama karşı görüşlü arkadaşları fazla incitmeye gerek yok.
------
Uzattığımın sebebi genç arkadaşlarım çok çalışmalılar.
Masa başıda olsa sahada olsa.
Her kes bende varım diyor.
Bir adım öne çıkmanın yolu öncelikle disiplinli ve çok çalışmaktan geçer.
Günümüzün tuzaklarına aldanmayın.

Luzümsuz şeylerle kafanızı şişirdimse af ola...

Edit :
Sonuçlar açıklandı meslek liselerinin başarı oranı düşük.
Bu da eğitimin başka sorunu.

[sozen]

KAZIMUGUR,

paylaşımın için teşekkür ederim. İşte senin ağırlıklı olarak değindiğin yer "uygulama".
Evet gelişen bir ülke olan Türkiye için, dediğim gibi henüz "teori" ekmek yiyemiyor. En fazla yaptığımız teknolojik gelişme, "kopyalama". Bu yüzden yeni işler üretmediğimiz için teori şuan önemsiz.

Üniversiteler de ne yetiştireceğini bilemediği için, mezunların durumu içler acısı. Teorisyen yetiştirse ülke müsait değil, pratisyen yetiştirse adamın adı mühendis ama montaj elamanı oalrak bile çalıştırılabilir.

İşte bu yüzden Mühendis ve Teknolojist Mühendis kavramlarına ihtiyaç var...

[muratall01]

Maalesef ülkemizde istihdam sorunu var. Siyasi, ekonomik ve askeri olarak en büyük övünç kaynağımız olan genç ve dinamik nüfusun, çalışma ihtiyaçlarını karşılayabilecek kapasitesede sanayi sektörü gelişmiş değil.

Bu durumda, hükümetin, teknik eğitim fakültelerini teknoloji fakültesine dönüştürmesi ne gibi bir yarar sağlayabilir ? Hiçbir şey !
Hükümet, her yıl binlerce öğretmen yetiştirip atama yapamadığı için, teknik eğitim fakültelerini teknoloji fakültelerine dönüştürmeyi seçti. Sorumluluğu kendi üzerinden atmaktan başka bir açıklaması yok bu değişikliğin. Zaten iş bulamayacak olan bu kesime, ister öğretmen ister mühendis isterseniz de Uygulama Mühendisi deyin, hiç farketmez. Çünkü özünde sadece işsiz bir vatandaştır.

Bu sebeple Meslek Odaları bu uygulamaya karşı çıkmıştır. Tabela üniversiteleri açmak, Etiket sahibi insanlar yetiştirmek ülkenin işsizlik sorununu çözmeyecek aksine arttıracaktır. Kendi meslektaşlarının, üyelerinin, düşük ve zor piyasa koşullarında çalışmaya mecbur edilmesini engellemek için... Yoksa yukarıda belirttiğiniz gibi, İmam Hatip lisesi ile alakası kesinlikle yok.

Ayrıca emin olun, hükümetin, İHL leri kurtarmak gibi bir planı olsa hiç risk etmeden gerekli değişiklikleri yapar. Bunu başka bir planın içinde gizlemeye çalışmaz.

Sn. Sozen ayırt ettiği mühendislik standartları ve çalışma şekilleri bakımından sonuna kadar haklıdır. Ama bu mühendis ayrılığının gelecek 20 yıl değil, 5 yıl değil 1 yıl sonrası için dahi yapılmasını beklemek çok iyi niyetli bir yaklaşımdan öteye gidemez. Burada öncelikle yapılması gereken sanayi sektörünün iyileştirilmesi ve geliştirilmesidir. Ancak bundan sonra ihtiyaç olması halinde mühendislik hizmetleri geliştirebililir.

[ynrynr1]

Herkese selamlar,

Yazılanların tamamını okumaya gözlerim dayanamadı çünkü stajdayım; fakat KAZIMUGUR ve sozen lakaplı abilerimin yazdıklarını görünce bu iletiyi yazma gereği hissettim.

Sizler gibi kişilerin bu kadar güzel yorumlar getirmesi işin doğrusu beni umutlandırdı. Ben YTÜ elektrik mühendisliği öğrencisiyim. Bu konularda bu kadar bilgili, ilgili ve aktarma konusunda bu kadar iyi öğretmenler bulmak bile günümüzde çok zorlaştı, dolayısıyla ben sizlere teşekkür etmek istedim.

Bu arada konuyu açan arkadaşıma da bir çift lafım var Bence hiç kafana takma bu ülkenin iyi yetişmiş teknik adam ihtiyacı hep olacaktır. Sen kendini düzgün yetiştirdikten sonra sana "işçi" statüsünü verseler bile "hesapta mühendislerin" önüne geçersin. Şöyle bir avantajında var. Türkiyede henüz uygulama ve normal mühendislik kavramı farkları çok yerleşmediği için öğretim planı ve ders içerikleride o kadar farklı değil. (En azından o şekilde biliyorum.) Sana şimdiden başarılar dilerim ve tebrik ederim.

Herkese iyi çalışmalar, saygılar...